tag:blogger.com,1999:blog-20265872460242102002024-02-20T19:07:45.204-08:00bitkisel tedavi kürlerialternatif tıp - şifalı bitkiler ile evde yapabileceğiniz bitkisel tedavi kürleriadminhttp://www.blogger.com/profile/03815715879709656857noreply@blogger.comBlogger671125tag:blogger.com,1999:blog-2026587246024210200.post-58120724511749506642013-12-19T05:34:00.000-08:002013-12-19T05:34:00.173-08:00Bitkisel kür nedirGünümüzde en çok uygulanan tedavi türlerinden olan kürler hakkında biraz araştırma yaptım. Yaptığım araştırmada kür ne demek tam anlamıyla açıklayan bir bilgi bulamadım. Ancak uzmanların önerdiği, doktorların tavsiye ettiği kürler ile ilgili okuduğum yazı ve makalelerin tümünde temel amacın kaybedilen sağlığın yeniden kazanılması olduğunu fark ettim.<br />
<br />
Yaptığım araştırmalar sonucu elde ettiğim bilgiler ışığında sizlere kür nedir? Nerelerde kullanılır? Nasıl faydaları vardır? Ne tür kürler uygulanabilir açıklamaya çalışacağım.<br />
<br />
Kür Nedir?<br />
<br />
Kişilerin gerek bakım, gerek güzellik, gerekse sağlık için çoğu zaman uzmanlar tarafından hazırlanmış olan, içeriğinde bitkisel ve inorganik maddelerin bulunduğu karışımlarla uygulanan tedavi yöntemlerine kür denir.<br />
<br />
Kürler günlük, haftalık, aylık veya yıllık olarak uygulanabilir. Hazırlanan kürler kişiden kişiye farklı faydalar sağlasalar da insanlar kür tedavilerine devam etmektedirler.<br />
<br />
Bitkisel ve inorganik kür çeşitleri bulunmaktadır. Bitkisel kür tedavilerinde kürün içerikleri tamamen bitkisel içeriklerden meydana gelmektedir. İnorganik kür tedavilerinde ise ilaç, merhem, krem gibi ürünler bitkisel ürünlerle karıştırılıp kullanılmaktadır.<br />
<br />
Bitkisel kür nedir? <br />
<br />
Bitkilerdeki biyolojik gücü, bitkiyi doğru seçerek, doğru şekilde hazırlayarak ve de doğru uygulayarak sağlıklı bir yaşam için hastalıklara karşı koruyucu ve önleyici adımı atmak mümkündür. İçtiğiniz bitki doğru dahi olsa, yanlış hazırlanır ve yanlış uygulanırsa başarılı bir sonuç elde etmek pek mümkün değildir. Seçtiğiniz bitki doğru ve hazırlanış şekli de doğru olsa bile, eğer yanlış tüketiliyor ise, başarılı bir sonuç almak yine de tam olarak mümkün olmaz. Başarılı bir sonuca götürecek olan doğru seçim, doğru hazırlama ve doğru uygulama ile mümkündür. Doğru bitkinin seçilmesi, hazırlanması ve uygulanması kurallara bağlıdır. Bu kurallara uyularak tüketilmesine bitkisel kür denilmektedir.<br />
<br />
Örnek Bitkisel Kür:<br />
<br />
Selülit için<br />
<br />
Selüliti oluşturan nedenlerin başında östrojen, doğum kontrol hapı, gebelik, sigara, hormonal bozukluklar, beslenmede doymuş yağ miktarının fazlalığı ve lenf sisteminin yetersizliği bulunuyor. Selülitten kurtulmak için bir çok yönteme rastlamak mümkün. Bizim tercihimiz ise daha doğal ve daha kolay olan yöntemler. Soyun şu portakal kabuğunu.<br />
<br />
Malzemeler: rezene, anason, biberiye.<br />
<br />
Hazırlanışı: cildinizde oluşan portakal kabuğu görünümü artık canınıza tak mı etti? Öyleyse çok kolay hazırlanan bir karışımla sonunda selülitlere elveda diyebilirsiniz. Bunun için sabahları 1 litre suya 1 tatlı kaşığı rezene, bir tatlı kaşığı anason ve 1 tatlı kaşığı biberiye atin. Bu karışımı kısık ateşte 5 dakika kadar kaynattıktan sonra 10 dakika demlenmeye bırakın. Soğuyan karışımı gün boyunca bol limonla tüketin. Selülitlerinizin yok olduğunu ya da en azından gözle görünmeyecek kadar azaldığına şahit olacaksınız.<br />
<br />
Örnek İnorganik Kürler:<br />
<br />
Çatlayan Ayak Topukları İçin<br />
<br />
Malzemeler: vazelin, gripin.<br />
<br />
Hazırlanışı: bir kutu vazelinin içine 2 adet gripin'in içindeki tozu katıp karıştırın. Yatmadan önce ayaklarınıza iyice surun. Çorabınızı giyip yatın. Sonuç mükemmel.<br />
<br />
Pürüzsüz Cilt İçin Dinlendirici Banyo <br />
<br />
Malzemeler: taze nane, tuz.<br />
<br />
Hazırlanışı: yarım litre suyu kaynatın ve içine on adet taze nane yaprağını atıp on dakika dinlendirin. Ardından bu suyu süzerek ılık suyla dolu küvetin içine bir fincan tuzla beraber dökün.<br />
<br />
Ne işe yarıyor:<br />
Nane rahatlatıcı, dinlendirici ve sakinleştirici etkisi kuvvetli olan bir bitki. Tuz ise peeling yapma özelliğiyle cildinizi ölü deri ve hücrelerden arındırır.<br />
<br />
Ne zaman kullanmalı? <br />
Haftada bir kez ya da ihtiyaç hissettiğiniz an kullanılabilir.<br />
<br />
Kuru Ciltlere Süt Banyosu<br />
<br />
Malzemeler: süt, tuz, bal.<br />
<br />
Hazırlanışı: <br />
Boş bir plastik su şişesinin içinde bir litre süt, bir fincan tuz ve yarım fincan balı çalkalayarak karıştırın. Ve bu köpükle vücudunuzu ovun, sonra durulayın.<br />
<br />
Ne işe yarıyor?<br />
Süt banyosu derinlemesine temizler ama epidermisin hassasiyetine zarar vermediği için cildi kurutmaz. Tuz ölü derinin atılmasına yardımcı olur.<br />
<br />
Ne zaman kullanmalı?<br />
Haftada bir kez.adminhttp://www.blogger.com/profile/03815715879709656857noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2026587246024210200.post-85507028207459686882013-12-18T05:33:00.000-08:002013-12-18T05:33:00.258-08:00Zayıf Ve Seyrek Saçlara Zeytinyağı MaskesiZayıf Ve Seyrek Saçlara Zeytinyağı Maskesi<br />
<br />
Zayıf ve seyrek saçlar için Suna Dumankaya'dan süper bir formül. bu tedavi kürünü uyguladığınızda sonuçlarına inanamayacaksınız. <br />
<br />
İşte malzemeler:<br />
<br />
200 gr. saf zeytinyağı <br />
10 adet ceviz veya fındık içi <br />
1 tatlı kaşığı toz kuru maya<br />
<br />
Maskenin yapılışı: <br />
<br />
200 gram saf zeytinyağına 10’ar adet ceviz ve fındık içi atın. Bunu benmari usulü 15 dakika kaynatın. Ilıdıktan sonra bir tatlı kaşığı toz kuru maya koyun. Karışımı saç diplerine sürüp streç filmle sardıktan sonra iki saat bekletin. Bunu haftada bir uygulayın. Saçlarınızı yıkamak için de zeytinyağlı sabun kullanınadminhttp://www.blogger.com/profile/03815715879709656857noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2026587246024210200.post-49756288488223795772013-12-17T05:29:00.000-08:002013-12-17T05:29:00.706-08:00Dökülen Kirpikler İçin Mucize FormülDökülen Kirpikler İçin Mucize Formül<br />
<br />
Ünlü Herbalist Suna Dumankaya’nın dökülen kirpiklerin yeniden kazanılması için açıkladığı mucize formül burada. Ben kendimde denedim ve kirpiklerim hiç olmadığı kadar uzun ve kalın.<br />
<br />
<b>Malzemeler</b>;<br />
<br />
2 çorba kaşığı hintyağı, <br />
1 tatlı kaşığı buğday özü yağı, <br />
1 tatlı kaşığı lanolin, <br />
3 adet ceviz ve 3 adet fındık.<br />
<br />
<b>Hazırlanışı</b>; 3 adet ceviz ve fındığın içini benmari usulü ısıtın. Süzerek cam bir kaba koyun. <br />
<br />
<b>Kullanılışı</b>; Elde ettiğiniz bu yağı kulak temizleme çubuğuna batırarak kirpiklerine sürün. Gözlerinize inanamayacaksınız.adminhttp://www.blogger.com/profile/03815715879709656857noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2026587246024210200.post-704424524137980372013-12-16T05:27:00.000-08:002013-12-16T05:27:01.046-08:00Zerdeçalın faydalarıZerdeçalın faydaları<br />
<br />
Zerdeçal bitkisi ve çiçeğinin faydaları saymakla bitmiyor. İşte size fayda sağladığı bazı hastalıklardan örnekler. Burada dikkat edilmesi gereken konu ise bir uzmanına sormadan sakın bu bitkileri kendi kafanıza göre kullanmamamanız.<br />
<br />
Zerdeçal en etkin ve yaygın kullanılan antioksidanlardan biridir<br />
<br />
<b>Zerdeçalın enfeksiyon etkisi</b> : yapılan araştırmaların sonunda zerdeçalın lekotiren,prostoglandin,tümör,nekroze edici faktör ve interlokin-12 gibi iltihap oluşturan maddelerin ortaya çıkışını geciktirerek hafiflettiğini göstermiştir<br />
<br />
<b>Zerdeçal solunum yollarına iyi gelir</b> : antienflamatuar ve antioksidan etkileri ile üst solunum yolları,astım ,bronşit ve sinüzite çok iyi gelir<br />
<br />
<b>Zerdeçal kansere iyi gelir</b> : zerdeçalın aktif maddesi curcumin hem kanserin korunmasını sağlar hem de bazı kanserlerde tedavi edici olarak kullanılır.tümör hücrelerinin üremesini engeller ve toksik yan ürünlerini azaltır.<br />
<br />
<b>Zerdeçal Alzheimer hastalığına iyi gelir</b> : antioksidan ve antienflamatuar etkisi ile Alzheimer hastalığına gidişi engeller.ayrıca beta amiloit plakalarının gelişimini yavaşlattığını göstermiştir<br />
<br />
<b>Zerdeçalın iyi geldiği diğer hastalıklar</b> : Katarak oluşumu, karaciğer hastalıkları,felç gibi hastalıkların tedavisinde olumlu etkisi vardıradminhttp://www.blogger.com/profile/03815715879709656857noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2026587246024210200.post-15539622012988993662013-12-15T05:26:00.000-08:002013-12-15T05:26:00.256-08:00Siyah noktalara yoğurt ve limon suyuSiyah noktalara yoğurt ve limon suyu<br />
<br />
Siyah noktalara yoğurt ve limon suyu ile hazırlayacağınız maske ile veda edebilirsiniz. Hepimizin sorunu olan siyah noktalar artık cildimizde görünmek zorunda değil. İşte size mucize bir tarif.<br />
<br />
Cildimizdeki istenmeyen misafirlerden biri de siyah noktalar. Daha temiz bir cilt için evinizde kolaylıkla yapabileceğiniz limon suyu ve yoğurtla hazırlanan maskeyle, sivilce ve siyah noktalardan kurtulabilirsiniz. Bir kase yoğurda bir limonun suyunu karıştırın. Bu karışımı, gözlerinize gelmemesine dikkat ederek yüzünüze yayın ve 15 dakika bekleyin. Yüzünüzde kuruyan maskeyi ılık suyla yıkayarak çıkarın. Limon suyu cildi dezenfekte eder, sivilceleri kurutur ve siyah noktaların kaybolmasına yardımcı olur. Yoğurt ise cildi besler, nemlendirir ve yağ miktarını dengeler. Bu maske haftada bir kez uygulanabilir.adminhttp://www.blogger.com/profile/03815715879709656857noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2026587246024210200.post-16657252024923812682013-12-14T05:23:00.000-08:002013-12-14T05:23:00.250-08:00Ciltteki Çatlaklardan Nasıl KurtulursunuzCiltteki Çatlaklardan Nasıl Kurtulursunuz?<br />
<br />
Doğum yapan her kadının görmekten nefret ettiği bel ve karın bölgesindeki çatlaklar artık ameliyat masasına yatmadan tedavi edilebiliyor. <br />
<br />
Çok kilo alıp vermekten ya da doğum sonrası vücudumuzda hayatımız boyunca taşınacak izler, çatlaklar oluşur. Aynaya bakmanın kabusa dönüştüğü çatlakları artık yok etmek mümkün. Nasıl mı? Sorumuzun cevabını Epibeauty’nin sahibi Estetisyen Figen Yaşar Şen’den alacağız. <br />
<br />
Vücut çatlakları (striae) çatlakları nedir? Nasıl oluşur?<br />
<br />
Dr. Figen Yaşar Şen: Cilt üst üste sıralanmış olan epidermis, dermis ve hipodermisten oluşur. Dermis; cildin çatışıdır, koruyucusudur. Kolajen lifler; cildin dayanıklılığını, derinliğini ve yapısal bütünlüğünü sağlar. Elastin liflerse daha incedir. Birlikte bir ağ oluşturur ve cildin elastikiyetinde önemli bir rol oynarlar. Kolajen ağlar düzensizleşir ve elastin lifler koparsa, cildi sıklaştıran tüm yapı yıkılır ve cilt yaraya benzer çizgili bir hal alır. Basit bir anlatımla, deri altındaki yağ miktarının normalden fazla artıp azalmasıyla, aynı hızda ve oranda esnemeyi başaramayan cilt yıpranır, yırtılır, ayrılır. Daha sonra bu bölgeyi vücut, onarım dokusuyla doldurmaya çalışır ve yara izi gibi (sönmüş balona benzer) izler oluşur. Bu izlere striae (çatlak) denir. Bunlar yeni oluştuklarında, derecelerine göre açık pembeden morumsu tonlara kadar değişik renklerde olup, uzun vadede beyaza yakın bir renk alırlar. Aşırı kilo alıp verme, hamilelik, ağırlık çalışan sporcularda omuz bölgesine aşırı yük binmesi, ergenlik çağında hızlı büyüme/ kortizon kullanımı, glükokortikoid hormonlar, yanlış beslenme ve bazı hastalıklar (Cushing sendromu, Marfon sendromu vb.) çatlakların oluşmasına neden olur. <br />
<br />
Çatlaklar tıbbi bir sorun oluşturur mu? <br />
<br />
Dr. Figen Yaşar Şen: Tıbbi bir sorun oluşturmazlar fakat kozmetik ve estetik olarak rahatsız edici bir durumdur<br />
<br />
<br />
<br />
Fazla kilo alıp vermekle oluşan çatlaklarla, hamilelik çatlaklıkları arasında bir fark var mıdır?<br />
<br />
Dr. Figen Yaşar Şen: Hamilelikte genellikle beşinci aydan sonra görülmeye başlayan çatlaklar daha çok karnın alt bölgesine yerleşirler. Zamanla ve orantısız kilo alımı devam ederse bacaklarda, göğüslerde, bel çevresinde ve kollarda da oluşabilirler. Fazla kilo alıp vermedeyse durum çok farklı değildir, sadece bacak ve bel çevresindeki çatlaklar daha sık olarak görülebilir. <br />
<br />
Çatlaklar kendiliğinden iyileşir mi? Güneşlenmek bir tedavi yöntemi midir? <br />
<br />
Dr. Figen Yaşar Şen: Çatlaklar kendiliğinden iyileşmez, bronzlaşmakla görünürlüğü kaybolmaz; aksine açık renk kalacağı için görsel olarak daha belirgin bir hal kazanır. Ayrıca zayıflamakla da kaybolmazlar. Kalıcı çözümleri ancak tıbbi tedavi sağlayabilir. <br />
<br />
Çatlakları tedavi ettiği iddiasındaki kremler ne kadar etkilidirler? <br />
<br />
Dr. Figen Yaşar Şen: Kremler ancak çatlaklar oluşmadan önce kullanıldıklarında büyük ölçüde faydalı olabilirler. Çatlaklar oluştuktan sonraki dönemdeyse bu tür kremlerin çok faydası olmaz.<br />
<br />
Çatlaklar nasıl tedavi edilir?<br />
<br />
Dr. Figen Yaşar Şen: Hekimler tarafından uygulanan değişik tedavi yöntemleri vardır. Biz Epibeauty Güzellik Merkezi'nde yeni ve etkili bir tedavi yöntemi olan Derma-Terapi uygulayarak çok başarılı sonuçlar alıyoruz.<br />
<br />
Derma-Terapi, üzerinde 192 adet mikro iğne olan bir aparatla ciltte 1 santimetrekarede yaklaşık 300 adet mikro kanal açıp, cildin onarım mekanizmasını uyararak bu kanallar aracılığıyla büyüme faktörü, PRP plazma, biyomimetik peptitler içeren formülleri cilde zerk etme esasına dayanan bir tedavi yöntemidir. Bu maddeler hücrelerin ciltte çoğalmasını sağlamanın yanı sıra, fibroblast, kretinosit gibi hücrelerin ihtiyaç duyulan kolajen, hyalüronik asit ve elastin lifler gibi oluşumların daha fazla üretimini tetikler. Tedavi sonunda çatlakların belirginliği büyük ölçüde kaybolur. Hastada estetik kaygı oluşturmayacak düzeye gelinir. Bu tedavi yöntemi mutlaka hekim tarafından uygulanmalıdır.<br />
<br />
Tedavi, çatlak sorunu olan herkese uygulanabilir mi?<br />
<br />
Dr. Figen Yaşar Şen: Öncelikle tedavinin uygulanacağı hasta, uygulamayı yapacak olan hekim tarafından muayene edilir. Gebelik, diyabet ve habis hastalıklarda prensip olarak tedavi uygulanmamaktadır. Hekimin tıbbi kanaati tedavinin uygun olduğu yönündeyse, 18 yaş üstü tüm yaş gruplarına, cinsiyet ayrımı yapmaksızın uygulanabilir. <br />
<br />
Bu tedavi herkeste aynı sonucu verir mi? <br />
<br />
Dr. Figen Yaşar Şen: Tıpta hiçbir tedavi herkeste aynı sonucu vermez. Kişinin yaşı, kilosu, cilt tipi, genetik yapısı, kullandığı ilaçlar, beslenme şekli, yaşam tarzı ve en önemlisi çatlak oluşumundan sonra ne kadar zaman geçtiği tedavinin sonucunu doğrudan etkileyen faktörlerdir. Buna rağmen Derma-Terapi, tedavi sonucunda hemen her hastayı mutlu eden bir yöntemdir.<br />
<br />
Uzun zaman önce oluşan çatlaklarla, daha yeni oluşmuş olan çatlaklar arasında uygulanan tedavi arasında bir fark var mı? <br />
<br />
Dr. Figen Yaşar Şen: Yeni oluşmuş çatlakların tedavi süreci daha kısa ve hasta açısından daha az zahmetlidir. Kullanılan ilaç türleri, miktarları farklıdır ve uygulamanın seans sayısı da değişmektedir. <br />
<br />
En etkili sonuç için bu seanslar ne kadar süre uygulanmalıdır?<br />
<br />
Dr. Figen Yaşar Şen: Her seans 30-45 dakika sürmektedir. Hekimin muayene sonucu değerlendirmesine göre 1-2 hafta aralıklarla, 8-10 seans tedavi, çatlak tedavisinde etkilidir. Kür bittikten sonra hekimin önerisiyle 2-3 ayda, 1-2 kez yapılacak olan tedaviyle devamlılık sağlanır. <br />
<br />
Seanslar sonrasında kişinin yapması ya da yapmaması gereken şeyler nelerdir?<br />
<br />
Dr. Figen Yaşar Şen: Tedavi sonrasında özel bir bakım gerekmez, hasta sosyal hayatına devam edebilir. Güneş hassasiyeti yoktur. Hekimin kişiye özel önerileri olabilir.<br />
<br />
Derma-Terapi’yi sadece çatlak tedavisinde mi kullanıyorsunuz?<br />
<br />
Dr. Figen Yaşar Şen: Anti-aging, derin akne ve yanık izleri, göz altı morlukları, cilt lekeleri, bölgesel incelme, selülit ve saç dökülmesi tedavilerinde de etkin bir şekilde kullanıyoruz. <br />
<br />
Kaynak: Elleadminhttp://www.blogger.com/profile/03815715879709656857noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2026587246024210200.post-13349905161271886522013-12-13T05:21:00.000-08:002013-12-13T05:21:32.103-08:00canan Seni Seviyorum isimli akrostiş şiirCanan Seni Seviyorum isimli akrostiş şiir. Sevgilinin ismine duyguları anlatan çok özel akrostiş şiirler<br />
.<br />
C esaret istermiş aşk, evet biliyorum<br />
A şkımı anlatacak kelimeler bulamıyorum<br />
N e kadar uğraşsamda yapamıyorum<br />
A nla artık sevgilim sensiz uyuyamıyorum<br />
N edeni çok basit çünkü seni çok seviyorum<br />
.<br />
S ebepsiz yere kimse kimseyi sevmez<br />
E ninde sonunda sebebimi öğreneceksin<br />
N iyetimi bozmadım, kalbimi açtım sana<br />
İ lk doğduğundaki gibi ağlaya ağlaya.<br />
.<br />
S esleniyorum güzel yüreğine gönül sesimle,<br />
E vet demen için yalvarıyor gözlerim gözlerine,<br />
V uslatına ereceksek aşkın, senelerce,<br />
İ sminin anlamı gibi ağlaya ağlaya.<br />
Y okum deyip gitmek kolay ama ben kaldım<br />
O muzuna yaslanıp rüyalara daldım<br />
R engine kurban olduğum gözlerinin içine<br />
U zun uzun bakarken aşkımın farkına vardım.<br />
M uradım olsun gözlerin, yüreğin dinlenme yerim.adminhttp://www.blogger.com/profile/03815715879709656857noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2026587246024210200.post-52197003308918582652013-12-07T10:27:00.000-08:002013-12-07T10:27:00.877-08:00Farklı Aşk Sevgi Sözleri<b>Farklı Aşk Sevgi Sözleri</b><br />
<br />
Aşk ve sevgi ile ilgili çok farklı aşk sözleri burada. Sevgilinize söylediğinizde ondaki etkisinin farkına varmanın keyfini farklı aşk sevgi sözleriyle yaşayın.<br />
<br />
Tüm duygularımız ve tutkularımız rastlantı ve çıkarın eseridir ve bizim erdem, aşk, karşılık beklemezlik dediğimiz şeyler de hoşgörülerden başka bir şey değildir. Aşk sahip olduklarımızın bizden alınması korkusudur. Aşk duyuların bir hummasıdır. <br />
<br />
Aşk iradenin ereğidir. Her çeşit dışsal emir ve baskılardan çok usa uymak gerekir. İradenin ereği olan bu aşktan başlayıp tutkuda sona eren bir yaşam mutludur. Bunlardan birini seçmem gerekirse aşkı üstün tutanlardanım. <br />
<br />
Biz aşk karakteri ile doğarız. Aşk ruhumuz yetkinleştikçe gelişir ve bizi güzel görünen şeye sürükler. Bundan sonra artık bizim bu alemde sevmekten başka bir şey için var olduğumuzdan kim kuşkulanır? <br />
<br />
Deniz suyu ister temiz ister kirli olsun, balıklar için kurtarıcı insanlar için uğursuzdur. Aşk bir deniz, kadın ise onun kıyısıdır. <br />
<br />
Aşk mutluluğunu evlendirdikten sonra da sürdürebilseydik, dünya cennet olurdu. Duygulu gönüller sevginin her türlüsü için duygulu değil mi? <br />
<br />
Değişiklikle karşılaşınca değişen aşk, aşk değildir. Aşk gözle değil ruhla görülür. <br />
<br />
İnsan sevmeye başladı mı, yaşamaya da başlar. <br />
<br />
Ey aşk, güzel ve kısasın. Aşk insanı birliğe, bencillik yalnızlığa götürür. <br />
<br />
Yalnız akıllı bir insan sevmesini bilir. Sevip de yitirmek, sevmemiş olmaktan daha iyidir. <br />
<br />
Aşk, coşku ve tutku olduktan sonra insan hiç sarsılmaz, bunlar olmayınca yaşam neye yarar <br />
<br />
Kadın olsun, kitap olsun cildine aldanmayıp içindekilere bakılmalıdır. <br />
<br />
Hiç kimse uzun süre evli kalmadıkça gerçek aşkın ne olduğunu anlayamaz. <br />
<br />
Aşk bir tablodur, onu doğa çizmiş ve hayal süslemiştir. Tanrı kadınları erkekleri evcilleştirmek için yarattı. <br />
<br />
Sevgi bizi zamanın yıkımından koruyan yıkılmaz bir kaledir <br />
<br />
Geçici ya da keyif verici aşklar ki, bu oyuncular, kahpeler, arsızlık aşkları gibi şekillere ayrılır. <br />
<br />
Az çok bir süresi fakat kısır aşklar ki, bunlar gözde aşklardır. <br />
<br />
Yalnız bir çocuk doğurtan geçici aşklar ki, bunlar dölleyen aşklardır. <br />
<br />
Karılar ve kocalar aşıkdır ki, bu iki tarafın isteği ile yıllarca sürer ve bir çok çocuk doğurtturur. Fakat bunlar birbirleriyle yaşayıp yaşamamakta serbesttir. <br />
<br />
Her erkek bütün kadınlara ve bir kadın bütün erkeklere sahiptir. <br />
<br />
Yaşam belirtisinin kökeninde duygulanma; duygulanmanın da temeli aşktır <br />
<br />
Erkeğin yaradılışında sevmek yoktu. Ona aşkı öğreten kadındır <br />
<br />
Sevilenin kusurlarını hoş görmeyen sevmiyor demektir <br />
<br />
İnsanlara kendi akıllarına saygı duymaları ve cesur olmaları telkin edilmeli ve kendileri için arkasından koşması gereken hayallere gereksinimleri varsa, doğruluk, iyilik ve barış sevgisini benimsemeleri öğretilmelidir <br />
<br />
Aşk kulübeyi altından bir saraya benzetir. <br />
<br />
Aşk yaşamdır deriz, ancak umutsuz inançsız aşk ölümden beterdir. <br />
<br />
Dinsel erdem, insanlığı sevmekle olanaklıdır. Bu sevgi hissi, aileden toplumdan hükümete dek karşılıklı olarak uzamalıdır <br />
<br />
Bir aşkı başka aşk söndürebilir. Aşkta ne yükseklik, ne alçaklık, ne de akıllılık ve akılsızlık vardır. Hafızlık, şeyhlik, müritlik yoktur. Sadece kepazelik, aşağılık ve rintlik vardır. İnsanın toprağını aşk şebnemi ile yoğurdukları için alemde yüzlerce fitne ve kargaşalık peyda olur. Aşkın yüzlerce neşteri, ruhun damarlarına sokuldu ve oradan gönül adı verilen bir damla aldı. Aşk öyle engin bir denizdir ki, ne kenarı vardır, ne de ucu bucağı. <br />
<br />
Kadınların büyük tutkusu aşkı ilham etmektir. İnsanı aşkın güzellikleri yaşatır. <br />
<br />
Aşk utanma ve çekinmenin olduğu yerde vardır. <br />
<br />
Kim başkasını severse kendisi de sevilecektir. Başkalarını kazandırmış olan kendisi de kazanmış olacaktır. Tüm insanlar kendileri arasında karşılıklı bir sevgi hissederlerse, güçlüler zayıfları avlayamazlar, sayıları çok olanlar daha az sayıdakileri, baskıları altına alamazlar. Zenginler yoksulları asla baskıları altına alamazlar, usta olanlar da beceriksizlerle alay edemezler. Sevgide tarafsızlık, kişisel sevgide yanılmayı önler; tarafsız sevgi kişisel sevginin de güvencesidir. <br />
<br />
Aşk köprü kurmaktır. İnsanlar köprü kuracaklarına duvar ördükleri için yalnız kalırlar. <br />
<br />
İnsana karşı sonsuz bir sevgi ve şefkat duyabilmek için dinsel inançlardan kurtulmak gerekir. <br />
<br />
Aşkın konusu güzelliktir ve insan evrenin en güzel nesnesi olduğu için dışarıda aradığı bu güzelliğin örneğini kendi içinde bulması gerekir. Bu itibarla insan ancak kendisine benzeyeni ve olabildiği kadar kendisine yaklaşanı sever. Sevmeye başlayınca eskisinden bambaşka bir insan olduğumuzu anlarız. Aşktan söz ede ede insan aşık olur. <br />
<br />
Erkekler kadınların ilk aşkı, kadınlar da erkeklerin son aşkı olmak ister.adminhttp://www.blogger.com/profile/03815715879709656857noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2026587246024210200.post-9582095175006559602013-12-05T10:26:00.000-08:002013-12-05T10:26:00.464-08:00Meleğim Seni Çok Seviyorum isimli akrostiş çalışmasıMeleğim Seni Çok Seviyorum isimli akrostiş çalışması. melek ismine aşk ve sevgi ile sahiplenme duygularını anlatan çok duygusal aşk şiiri<br />
<br />
.<br />
M utluluk kaynağımı herkes bilsin<br />
E rtelenmiş duygular artık açığa çıksın<br />
L ambalar aşkımızın üstünü aydınlatsın<br />
E şsiz güzelliğin benden başkasını yakmasın<br />
G el artık aşkına mutluluk yanımızda kalsın<br />
İ smin gibi melek gibisin canım aşkım<br />
M utluluk seni sevmek, aşkımız yarına kalmasın<br />
.<br />
S armıştı tüm bedenimi AŞK umarsızca<br />
E llerinin sıcaklığı değdi, bütün ihtişamıyla<br />
N e zaman umutlarım azalsa da aşka<br />
İ lk günkü gibi bak bana aşkım, doyasıya<br />
.<br />
Ç aresiz bırakma beni sevgi yolunda<br />
O lmazsa olmaz gururum ayaklar altında<br />
K apanmış şimdi yüzüm, dizlerinin arasında<br />
.<br />
S evmeli senin gibi tüm yürekler<br />
E saretine benliğini teslim eder<br />
V elhasıl aşk fedakarlık ister<br />
İ lle de buluşmalı ayrılmamalı eller<br />
Y orgun gözlerden yaş akmalı birer birer<br />
O yaşlar aşkın, sevginin ifadesi olmalı<br />
R üyalardan değil, gerçek bu sana seslenişim<br />
U mutlar hep taze, sana doğru koşmalı<br />
M utluluğun tarifi sen iken tekrar aşık olmalıyım.adminhttp://www.blogger.com/profile/03815715879709656857noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2026587246024210200.post-60786832370933651882013-12-04T10:25:00.000-08:002013-12-04T10:25:00.925-08:00Güneş lekelerinin tedavisi için<b>Güneş lekelerinin tedavisi için</b><br />
<br />
Ünlü Herbalist Suna Dumankaya’nın önerdiği kür burada. Özellikle yaz aylarında iyice belirginleşen güneş lekelerinin bitkisel tedavisi için Suna Dumankaya’nın tarifini verdiği kür ile lekelerden kurtulmak çok kolay.<br />
<br />
<b>İşte size özel o kür</b><br />
<br />
<b>Malzemeler</b><br />
<br />
* Bir çorba kaşığı yoğurt, <br />
* Bir tatlı kaşığı yulaf unu, <br />
* Çeyrek limon suyu, <br />
* Bir tatlı kaşığı elma suyu<br />
<br />
<b>Hazırlanışı</b> : Yukarıdaki ürünleri belirtilen miktarlarda karıştırıp cildinize sürün. 30 dakika kadar sonra hafifçe ovarak çıkarın. Ardından koruma faktörlü güneş kremi sürün. Bu maskeyi haftada bir tekrarlayın.adminhttp://www.blogger.com/profile/03815715879709656857noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2026587246024210200.post-52364204886639475802013-12-03T10:15:00.001-08:002013-12-03T10:15:00.546-08:00Erkeklerin kadınları tavlamak için kullandığı taktikler<b>Erkeklerin kadınları tavlamak için kullandığı taktikler</b><br />
<br />
Erkekler hoşlandıkları bayanları tavlamak (ilgisini ve arkadaşlığını kazanabilmek) için bazı yöntemler denerler ve çoğu kez de başarılı olurlar. Siz eğer kendinizi güçlü, seçici, erkeklere kolay kanmayan, kolay lokma olmadığını mı düşünüyorsunuz? Ancak erkekler her kadının zayıf noktasını bulabilir ve ona göre hamleler yaparak sizin aklınızı çelebilirler. Erkekler sizi tuzağına düşürmeden önce hazırlıklı olmak istiyorsanız size erkeklerin kullanabileceği taktikleri okuyup önlem almanızı öneriyorum.<br />
<br />
İşte erkeklerin kadınları tavlamak için kullandığı taktikler:<br />
<br />
Üşüdüğünüzü hissettiği anda ceketini sizin omzunuza atarak sizi izlediğini belli eder.<br />
<br />
Bekar arkadaşlarının yanında sizi sahiplenici hareketler yaparak kalbinizi kazanmaya çalışır.<br />
<br />
Yanınızdan güzel bir kadın geçerken elinizi sıkıca tutar ve yalnızca sizle ilgilenir... Bu tuzağa düşmeyin, zaten o kadını uzaktayken süzmüştür bile. "Yanından bir süpermodel geçse bile bakmaz, bana çok aşık diyerek" kendinizi kandırmayın!<br />
<br />
Sokakta sizi gördüğünde ya da restoranın kapısından girdiğiniz anda hızla size doğru yürümeye başlar. Sizi görmek için sabırsızlandığı, özlediği izlenimini vermek ister.<br />
<br />
Önemli bir davete ya da gece kulübüne gittiğinizde, dans etmeyi sevmiyorsa bile yakınlaşmak için sizi dansa kaldırmak isteyebilir.<br />
<br />
Rüzgarlı bir havada, yüzünüze gelen saçlarınızı okşayarak geriye doğru almaya çalışır. (Bunu yavaş dokunuşlarla yapar.)<br />
<br />
Birlikte TV seyrederken birdenbire omzunuza küçük bir öpücük kondurabilir.<br />
<br />
Arkadaşları ve ailesiyle tanıştırırken kolunu omzunuza atar ya da elinizi tutar. Çünkü bu hareket bir kadına kendisini özel hissettirir. "Beni ailesiyle ya da arkadaşlarıyla tanıştırdığına göre ciddi düşünüyor, gerçekten seviyor" diye düşündürür. Ama bu tuzağa düşmeyin. Bazı erkekler her birlikte oldukları kadını çevreleriyle tanıştırır, kimileriyse ancak ciddi ilişkilerini paylaşır. Tarzını anlamaya çalışın.<br />
<br />
Kendini kötü hissettiği zamanlar sesinizi duyduğunda keyfinin yerine geldiğini, mutlu olduğunu söyler.<br />
<br />
Göz kapaklarınızdan, alnınızdan öper.<br />
<br />
Moralinizin bozuk olduğu bir gün ona telefon açmışsanız, nasıl olduğunuzu kontrol etmek için evinize gelir. Biraz kalıp gideceğini söyler, tam giderken de kalması için ısrar etmenizi bekler.<br />
<br />
Çocukluk fotoğraflarınıza bakmak istediğini söyler. Gördüğü kareler karşısında ailenize ve size iltifat etmeden de duramaz.<br />
<br />
Siz onunla konuşurken saçlarınızın arasında ellerini gezdirip, gözlerinizin tam içine bakar.<br />
<br />
Sabah kalkar kalkmaz size günaydın mesajı yollayarak, kendini hatırlatır.<br />
<br />
Bazen adınızın yanına kendi soyadını koyarak sizi çağırabilir. Heyecanlanmayın daha evlenme teklif etmedi!<br />
<br />
Romantik bir DVD ve elinde bir buket çiçekle evinize gelir.<br />
<br />
Kafeye gittiğinizde kahvenizi sizin sevdiğiniz şekilde ısmarlar.<br />
<br />
Birlikteyken size sarılıp uyumak istediğini söyler.<br />
<br />
Siz konuyu açmadan önce doğum gününüz ve yıldönümüzde yapabileceğiniz planlardan bahseder.<br />
<br />
Gün içinde hoşunuza gidecek e-postalar yollar.<br />
<br />
Kendinizi iyi hissetmediğiniz ya da ilişkiniz hakkında tereddüt ettiğinizi hissettiği anlarda dünyada onun için sizden daha doğru bir kişi olmadığı gibi cümleler kullanır.<br />
<br />
Kıskançlık yaptığınızda size sıkıca sarılır ve birlikte olduğunuz sürece her zamankinden daha ilgili davranır.<br />
<br />
Seyahat öncesinde uçağa binmeden önce mutlaka arar ve varınca mutlaka haber vermenizi tembihler.<br />
<br />
Fotoğrafınızı bilgisayarının arka planı yapar. (Tabii genellikle sizin görebileceğiniz durumlarda).<br />
<br />
Restoranda tuvalete gitmek istediğinizde sizinle gelir ve kapıda bekler. Baş başa gitmişseniz ise ayağa kalkmadan önce elinize dokunup tatlı bir şey söyler.<br />
<br />
Yaptığınız esprilere komik olmasa bile güler.<br />
<br />
Sizin sevdiğiniz dizi ya da programı izlerken, ilgileniyormuş gibi yapar.<br />
<br />
"Canım, bebeğim, güzelim" gibi kelimeleri her cümlenin sonuna ekler.<br />
<br />
Denizden, havuzdan çıktığınızda kendinden önce sizin kurulanmanızı sağlar.<br />
<br />
Vücudunuzu çok beğendiğini söyler. Kilolu bile olsanız, balıketi kadınlardan hoşlandığını, zayıf kadınları beğenmediğini anlatır. Bu büyük bir yalandır, fit görünümü kim sevmez ki?<br />
<br />
Size devamlı hediyeler alır. Hatta özel bir gün söz konusuysa küçük bir mücevher almaktan çekinmez.<br />
<br />
Saçlarınıza değişik bir model verdiğinizde hemen fark eder, beğenmese bile çok yakıştığını söyler. Sonunda da "Ben senin her halini beğeniyorum" deyiverir.<br />
<br />
Yeni bir elbise giydiğinizde güzelliğinizden büyülenmişçesine, hayranlıkla size bakar.<br />
<br />
İşinizi önemsediğini göstermek ister. Örneğin o günkü önemli toplantınız hakkında siz daha konuyu açmadan sorular sormaya başlar.<br />
<br />
Arkadaşlarınızdan hoşlanmasa bile onlara yakınlık gösterir ve yanlarında devamlı size iltifat eder. Yalnızca sizin değil arkadaşlarınızın da kalbini çalmaya çalışır.<br />
<br />
İlgisiz bir konudan bahsederken birdenbire ne kadar etkileyici olduğunuzu söyler.<br />
<br />
Durup dururken evinize, işyerinize çiçekler yollar.<br />
<br />
Televizyon izlerken, sizi seyretmeye başlar ve farkına varmanızı bekler.<br />
<br />
Birlikte olmak için erken olduğunu söylediğinizde, sizi anladığını söyler.<br />
<br />
Kendinizi değerli ve özel hissetmeniz için kıskançlık numaraları yapar.<br />
<br />
Canınız bir şey çektiğinde, gece geç saat olsa bile gidip alır.<br />
<br />
Birlikte olmaya hazır hissettiğinizi fark ettiğinde; Mum ışıklarıyla romantik bir ortam yaratır,<br />
Sizli tatile götürür, Masaj yapar, Ailenizle tanışmak için doğru zamanı beklediğini söylemeye başlar, İlişkinizin ciddi bir ilişki olduğunu söyler, İşyerinize kırmızı güller yollar.adminhttp://www.blogger.com/profile/03815715879709656857noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2026587246024210200.post-29814490796008201792013-12-02T10:13:00.000-08:002013-12-02T10:13:01.129-08:00Kaş dökülmesini önlemek ve kaşları uzatmak için kür<b>Kaş dökülmesini önlemek ve kaşları uzatmak için kür</b><br />
<br />
Kaşlardaki dökülmeyi önlemek, kaşların en hızlı biçimde tekrar çıkmasını ve uzamasını sağlamak için ünlü Herbalist Suna Dumankaya’dan çok özel kür burada.<br />
<br />
<b>Malzemeler</b><br />
<br />
* Bir çorba kaşığı vazelin, <br />
* Bir tatlı kaşığı badem yağı, <br />
* Bir tatlı kaşığı lanolin, <br />
* Üç adet ceviz içi,<br />
* Üç adet fındık içi<br />
<br />
<b>Hazırlanışı ve Kullanımı</b> : Öncelikle bir Dermatoloğa görünmekte fayda olacağını belirten Suna Dumankaya, ek olarak yukarıda verilen bir çorba kaşığı vazelin, bir tatlı kaşığı badem yağı, bir tatlı kaşığı lanolin, üç adet ceviz içi ve üç adet fındığı karıştırıp kısık ateşte eritilmesini, daha sonra süzülüp, bir cam şişeye koyularak donmasının beklenmesini, sonrasında kulak çubuğunu bu kreme batırıp göze kaçırmadan kaşlara gün aşırı sürülmesi gerektiğini belirtti.adminhttp://www.blogger.com/profile/03815715879709656857noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2026587246024210200.post-12437760133047914152013-12-01T10:11:00.000-08:002013-12-01T10:11:00.049-08:00Karın Kaslarınızı Ortaya Çıkarmak İçin<b>Karın Kaslarınızı Ortaya Çıkarmak İçin</b><br />
<br />
Erkeklerin en büyük özlemidir karın kasları ve karın bölgesindeki baklava dilimi görüntüsü. Sizlere çok özel hareketlerle karın kaslarınızı nasıl ortaya çıkarabileceğinizi anlatacağız. Elinizden geleni yaptınız ve fazla kilolarınızdan kurtuldunuz. Fakat karnınızda hala hayalini kurduğunuz o görüntüden eser yok mu? Merak etmeyin, çözümü var. <br />
<br />
<b>Karın kaslarınızı yüzeye çıkarmak için</b> ; Ortalama ağırlıktaki bir sağlık topuyla set ve tekrar sayılarını artırarak çalışın. Çalışmayı haftada 3 ya da 4 kez tekrarlayın ve hareketleri aralarda dinlenmeden yapın. Bir seriyi bitirdikten sonra 60 saniye dinlenin. Toplamda 20 tekrardan 4 set yapmayı hedefleyin. Çalışmaya alıştıkça ve karın kaslarınız belirmeye başladıkça daha ağır sağlık toplarına geçebilirsiniz.<br />
<br />
<b>Sağlık topu ile mekik</b> : Bacaklarınız dizlerinizden bükülü, ayaklarınız yerde ve sırtüstü bir pozisyon alarak yere uzanın. Sağlık topunu başınız üstünde tutun ve bu şekilde omuzlarınızı yerden kaldırarak, mekik çekin.<br />
<br />
<b>Sağlık topu ile bacak kaldırma</b> : Bacaklarınız düz ve ayaklarınız arasında sağlık topu alarak sırtüstü yere uzanın. Topu yerden 5 santimetre yukarı kaldırın ve bu noktada harekete başlayın. Topu yukarıya ve aşağıya doğru hafifçe indirip kaldırın.<br />
<br />
<b>Sağlık topu ile değiş-tokuş</b> : Bacaklarınız ve kollarınız düz bir çizgi oluşturacak şekilde yere sırt üstü uzanın. Kol ve bacaklarınızı bükmeden elleriniz arasındaki sağlık topunu ayaklarınıza geçirecek şekilde kıvrılın. Top yer değiştirdikten sonra, bacaklarınızı ayaklarınız yerden 5 santim yukarıda olana kadar indirin. Sonra tekrar aynı şekilde topu ellerinize geçirin. Böylece hareketi bir kere tekrarlamış olacaksınız.adminhttp://www.blogger.com/profile/03815715879709656857noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2026587246024210200.post-63242270020422350872013-11-30T10:07:00.000-08:002013-11-30T10:07:00.319-08:00Kolay Peynirli Pide TarifiKolay Peynirli Pide Tarifi. Evde yapılabilecek, çok kolay hazırlanan peynirli pide tarifi burada. Kolay bulunabilen malzemelerle, kolayca yapılan pideler ile öğünlerinize apayrı lezzetler katın.<br />
<br />
<b>Malzemeler</b> : (4 kişi için)<br />
<br />
* 4 adet Yufka <br />
* 400 gr Beyaz Peynir <br />
* 6 adet Domates <br />
* 5-6 Sivri Biber <br />
* 3 adet Yumurta <br />
* 1 su bardağı Sıvı Yağ <br />
* 1 demet Maydanoz <br />
* Tuz, Karabiber <br />
<br />
<b>Hazırlanışı</b> : Maydanozu kıyıp peynirle karıştırın. Domatesi dilimleyip sivri biberleri ikiye kesin. Ayrı bir kapta iki yumurtayı, sıvı yağı ve yoğurdu karıştırın. Yufkaları sekizer parçaya bölün, iki parçayı üst üste getirip üzerine yoğurtlu karışımdan sürün. Peynirle maydanozu ilave edip sarın. Ortasını bıçakla yarıp domates dilimi ve sivri biber yerleştirin. Hazırladığınız peynirli pideleri yağlanmış fırın tepsisine dizin. Kalan bir yumurtayı çırpın ve tepsideki pidelerin üzerine sürün, 150 derecede ısıtılmış fırında pişirin. Çay veya arzu edilen bir içecekle servise sunulur.adminhttp://www.blogger.com/profile/03815715879709656857noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2026587246024210200.post-41127052909274834092013-11-29T10:06:00.000-08:002013-11-29T10:06:00.050-08:00Ciltteki Kırışıklıklar İçin Kür<b>Ciltteki Kırışıklıklar İçin Kür</b><br />
<br />
Ünlü Herbalist Suna Dumankaya’dan cilt kırışıklıklarına çözüm amacıyla kür tedavisi burada. Özellikle kür içeriğindeki malzemelerin kolay bulunabilmesi ve kolayca hazırlanıp uygulanabilmesi açısından çok özel bir kür olan cilt kırışıklıkları için kür.<br />
<br />
<b>Malzemeler</b><br />
<br />
- Bir tatlı kaşığı yoğurt,<br />
- Bir tatlı kaşığı yaş maya,<br />
- Organik Nar Çiçeği Yağı,<br />
- Güneş Koruyucu Krem<br />
<br />
<b>Hazırlanması ve Uygulanması</b> : Bir tatlı kaşığı yoğurt ve bir tatlı kaşığı yaş mayayı iyice karıştırın. Bu karışımı cildinize sürüp 20 dakika bekletin.Akşamları da cildinize organik nar çekirdeği yağı ile masaj yapın. Bu arada kırışıklar için en önemli koruyucuda koruma faktörlü kremlerdir.Unutmayın dışarı çıkarken, cildinize uygun güneş koruyucu ürünler sürmeyi de ihmal etmeyin.adminhttp://www.blogger.com/profile/03815715879709656857noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2026587246024210200.post-78575522589152917902013-11-28T10:03:00.000-08:002013-11-28T10:03:01.144-08:00Askerdeki Sevgiliye Mektup<b>Askerdeki Sevgiliye Mektup</b> <br />
<br />
Sevgi iki kişiliktir bence. Biri seven kişi diğeri özlemle beklenendir. Hasret duygularının tavan yaptığı durumlardır özlemle beklemek. Hele ki sevdiğin kişi askerdeyse. Öyle ya ne zaman isterse gelemez yanına ve sende ne zaman istersen gidemezsin görmeye. Özlem yangınları içinde tabiri caizse kırıp dizini bekleyeceksin sevginle. Hasret duygularıyla yanacaksın içten içe. Kimselere söyleyemeyeceksin içinde bulunduğun durumu çünkü anlamayacaklarını bilirsin. Sevgiline anlatırsın dilin döndüğünce, kalemin karaladığınca içindeki yangınları. Zordur asker yolu gözlemek. Zordur sevdiğini her istediğinde görememek.<br />
<br />
Ne zor zamanlar senin askerde olduğun zamanlar. Sen askere gitmeden önce hiç ilgimi çekmediği halde televizyonda askerler ile ilgili tüm haberleri seyrediyorum şimdi. Seninle beraber gün sayıyorum. Her yere telefonumu yanıma alarak gidiyorum şimdi. Arasan da sesini duysam diye bütün gün bekliyorum. Bütün gün geçmeyen dakikalarımın telefonda seninle konuşurken bir anda geçip gitmesine sinir oluyorum. Askerliğin bitince seninle yaşayacaklarımı şimdiden hayal ediyorum. <br />
<br />
Hasretin yakıyor yüreğimi. Gözlerimden akan yaşları silecek ellerin yok artık. Ağlama sus derdin ama sende ağlıyorsun biliyorum. Sende dayanamazsın bensizliğe, kalbin yanar da anlatamazsın kimselere derdini. Ben seni senden iyi bilirim. Bana sıkma canını derken bile yandı için ama ne yapalım gül kokulu yârim. Bugünler de geçer elbet. Kavuşunca bırakmayız birbirimizi, asla kopamayız artık birbirimizden. Seni benden ayıran yıllara, yollara inat hep aynı sevgimle, hasretimle bekliyorum seni.<br />
<br />
Geldiğinde ne bahar rüzgârları eser şu gönlümde. Bir çocuğun tebessümü düşer yüzüme. Hasret, hasret bitti derim gözlerinin içine bakıp da. Geldin mi yârim, geldin mi yiğidim. Yollarına bakmak ne zordu ama katlandım senin için ölüme bile katlanırım. Dönülmez yol değildir askerlik elbet dönülür. Peygamber ocağıdır orası her yerden iyi korunur. Her şeye çözüm bulurum da yiğidim özlemine çare bulamıyorum. Akşam olunca hüzün çöküyor kalbime, ağlasam bir türlü ağlamasam bin türlü. Senli şarkılar dinliyorum, seni anlatıyor hepsi. Bir şey fark ettim de yiğidim sen gittiğinden beri aslında her şey sana benziyor. Seni anlatıyor. Bu bile güzel geliyor bazen.<br />
<br />
Anlatıyorsun oraları, bence mutlu rolü yapıyorsun. Ben bilirim seni, mutlu olamazsın yabancı yerlerde. Başkaları anlamaz derdini.<br />
<br />
Ne desem boş be sevdiğim tek bildiğim seni çok sevdiğim. Hasretine hasret eklediğim sevdiceğim. Kokusuna, sesine, gülüşüne kurban olduğum erim. Sağ salim dön gel yeter ki, ben hep burada seni bekleyeceğim. <br />
<br />
Gelişine umutlar ektim, nolur gel. Dönme bir daha geri kokunu alıp tekrar gitme hep yanımda kal artık. İstemiyorum sensiz geceyi, sensiz sabaha uyanmak istemiyorum artık.<br />
<br />
Allaha emanet ol sevdiğim. <br />
Kendine iyi bak. Unutma sayılı gün çabuk geçer.<br />
Seni çok seviyorum askerim.adminhttp://www.blogger.com/profile/03815715879709656857noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2026587246024210200.post-44630871167243611892013-11-27T10:00:00.000-08:002013-11-27T10:00:05.336-08:00keçi sütünün faydaları<b>keçi sütünün faydaları</b><br />
<br />
Keçi doğada otluyor, yeni filizlenen dallarla besleniyor, doğada beslendiği için suni yem yemiyor. Doktorların raporlarına göre “astım,alerji ve öksürük” gibi pek çok hastalıkların tedavisinde ilaçların etkili olmadığı halde, keçi sütünün olumlu sonuç verdiği kaydedildi.Üstelik kanser hastaları da bu sütü tercih etmeliler.<br />
<br />
Keçi sütünden yapılmış ürünlerin Avrupa’da özel healt shoplarda özel fiyatlarla satıldığı ve bebeklere anne sütünün alternatifi olarak verilebileceği bildirildi.<br />
<br />
<b>Uzmanlar</b> ; keçi sütü düzenli olarak tüketildiğinde egzama, astım, sindirim rahatsızlıkları, varisle ilgili bazı rahatsızlıklar ve bazı alerjik durumların tedavisinde yararlı olduğunu belirtiyorlar.<br />
<br />
<b>EGZEMAYA KARŞI KEÇİ SÜTÜ</b><br />
<br />
Ellerde, yüzde veya cinsel organlarda oluşan egzamalar genellikle alerjik tepkilerden kaynaklanır; örneğin bebeklerde sıklıkla görüldüğü gibi, inek sütü bu alerjik tepkilere yol açabilir. Egzama sıkıntısı çeken herkes, süt ve süt ürünlerinden uzak durmalı, inek sütü yerine keçi sütü ve soya sütü tercih etmelidir<br />
<br />
<b>keçi sütünün yararlarını sıralamak gerekirse</b><br />
<br />
* Bebeklerde görülen ani ölümleri engellemek için keçi sütü öneriliyor,<br />
* Kanser tedavisinde kullanabilecek keçi sütü bulunuyor,<br />
* Astım, alerji ve öksürük gibi hastalıklarda keçi sütünün çok faydası bulunuyor,<br />
* Egzama gibi hastalıkların tedavisinde keçi sütü kullanılıyoradminhttp://www.blogger.com/profile/03815715879709656857noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2026587246024210200.post-78538610993350408072013-11-26T09:58:00.000-08:002013-11-26T09:58:00.350-08:00Sivilce lekeleri için kür<b>Sivilce lekeleri için kür</b><br />
<br />
Sivilcelerden sonra ciltte kalan sivilce lekelerinin tedavisi için Suna Dumankaya’dan çok yararlı bir kür. Yüzde ortaya çıkan sivilcelerin ardında bıraktıkları sivilce lekeleri özellikle gençler için sorun olmaktadır. Ciltteki sivilce lekesinin tedavisi için evde kendiniz hazırlayabileceğiniz kür tarifleri burada.<br />
<br />
<b>Malzemeler</b><br />
<br />
- 1 çay bardağı taze bakla içi<br />
- 1 çorba kaşığı badem yağı<br />
<br />
<b>Hazırlanması ve kullanılması</b> : 1 çay bardağı taze bakla içini haşlayıp ezin. 1 çorba kaşığı badem yağını ekleyip karıştırın. Ardından cildinize sürüp 20 dakika bekletin. Ilık suyla temizleyin. Bu karışımın haftada 1 gün tekrarlanması gerektiğini belirten Suna Dumankaya, ciltte oluşmuş sivilce lekelerinin tamamen kaybolacağını açıkladı.adminhttp://www.blogger.com/profile/03815715879709656857noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2026587246024210200.post-34000390262925106432013-11-25T09:51:00.000-08:002013-11-25T09:51:00.268-08:00Hamilelikte karın çatlağının oluşmaması için kür<b>Hamilelikte karın çatlağının oluşmaması için kür</b><br />
<br />
Hamilelikte karın çatlağının oluşmaması için Suna Dumankaya’dan çok yararlı bir kür. Hamile Kadınların en büyük sorunlarından biri olan karın bölgesindeki cilt çatlaklarının oluşmaması ve önlenmesi için evde kendiniz hazırlayabileceğiniz kür tarifleri burada.<br />
<br />
Malzemeler<br />
<br />
- tatlı badem yağı, <br />
- limon suyu<br />
<br />
<b>Hazırlanması ve Kullanımı</b>: Tatlı badem yağını, eşit miktarda limon suyu ile karıştırın ve çatlak yerlere hafifçe sürün. Bu karışımın düzenli olarak kullanılmasını tavsiye eden Suna Dumankaya, cildin bu karışım sayesinde genleştiğini ve çatlak oluşmasının önüne geçilmesini sağladığını belirtti.adminhttp://www.blogger.com/profile/03815715879709656857noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2026587246024210200.post-81468397112537254302013-11-24T09:50:00.000-08:002013-11-24T09:50:00.497-08:00Aldatan erkek ne yaparAldatan erkek ne yapar?<br />
<br />
Erkekler daima macera peşindedirler. Aynı zamanda doyumsuzlar ve çokeşliler; adeta katalog yapmak hevesindeler. Peki siz erkeğinizin sizi aldattığını nasıl anlarsınız. İşte size çok önemli ipuçları:<br />
<br />
- Sık sık yalanları ortaya çıkmaya başlar.<br />
- Sürekli tedirgindir.<br />
- İş yemekleri ve iş seyahatleri artar.<br />
- Eve gittikçe daha geç saatlerde gelmeye başlar.<br />
- Artık sizinle fazla ilgilenmemeye başlar.<br />
- Cep telefonunu sürekli sessiz modda ya da kapalı tutar. <br />
- Gece geç saatlerde telefonuna mesajlar gelir.<br />
- Tuvalete bile cep telefonuyla girer.<br />
- Giyimine ekstra özen gösterir.<br />
- Cinsel açıdan sevgilisi veya eşinden uzaklaşır.<br />
- Nedeni olmadan sevgilisi ya da eşine pahalı hediyeler alır. <br />
- Evliyse alyans takmaz.<br />
- Tek başına gezi programları yapar.<br />
- İleriye dönük planlar yapmaktan kaçar.<br />
- Sürekli internettedir, internette sosyal bir çevresi vardır.<br />
- Farklı kokmaya başlar.<br />
- Size yaklaşmaktan çekinmeye başlar.<br />
- Yepyeni bir görünüme bürünür.<br />
- Sağlığına birdenbire daha fazla önem vermeye başlar.<br />
- İş saatleri uzamaya başlar.<br />
- Sürekli yeni iş arkadaşından bahseder.<br />
- Sizi ailesinden uzaklaştırmaya çalışır.<br />
- Birden saldırgan ve paranoyak olmaya başlar.<br />
-Erkeklerle ilgili bir diğer aldatma saptaması ise yenisini bulmadan eskisini bırakmadıkları.adminhttp://www.blogger.com/profile/03815715879709656857noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2026587246024210200.post-43630530294501391622013-11-24T09:42:00.002-08:002013-11-24T09:42:47.791-08:00Nasır tedavi kürüÖzellikle topuklarda oluşan nasırların tedavisi için Suna Dumankaya’dan çok yararlı bir kür. Ayakta oluşan nasırlar herkes için sorun olmaktadır. Özellikle ayakta çalışanlar için çok ağrı yaptığı bilinen nasırların tedavisi için evde kendiniz hazırlayabileceğiniz kür tarifleri burada.<br />
<br />
<b>Malzemeler</b><br />
<br />
- İki diş sarımsak,<br />
- Bir tatlı kaşığı elma sirkesi<br />
- Tuz<br />
<br />
<b>Hazırlanması ve uygulanması</b> : İki diş sarmısağı fırında pişirin. Havanda bir fiske tuzla ezin. Bir tatlı kaşığı elma sirkesi karıştırın. Parmaklarınıza sarıp sabaha kadar bekletin. Bu kürü uygulamadan önce mutlaka doktora başvurulması gerektiğini de belirten Suna Dumankaya, nasır sorununun ortadan kalkması için kürün düzenli olarak (en azından nasır kaybolana kadar) uygulanması gerektiğini belirtti.adminhttp://www.blogger.com/profile/03815715879709656857noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2026587246024210200.post-84247198928277968972013-11-08T10:39:00.000-08:002013-11-08T10:39:41.889-08:00bitkilerin verdiği destekle yaşam<a href="http://www.sifalibitkilertedavikurleri.com/" title="şifalı bitkiler">şifalı bitkiler</a> milyonlarca yıldır çevrelerinde bulunan zararlı gözle görülen ve gözle görülemeyen bir çok canlı türüne karşı savaş vermiştir. Bitkiler bu savaşın sonunda ise kendilerini nasıl savunacaklarını genlerine işleyerek öğrenmişlerdir. Besin zincirinin en altında bulunan bitkiler sahip oldukları ve genlerinde gizlenen bu şifreleri besin aktarımı yoluyla diğer canli türlerine aktarma şeklinde taşımayı başarmışlardır.<br />
<br />
İnsanlar çok geçmiş yıllardan bu yana birçok hastalığa karşı mücadele etmek zorunda kalmıştır. Günümüzde ise birçok hastalık türü ve hala yeni bir tür virüsün ya da bakterinin neden olduğu birçok hastalık türü ortaya çıkmaktadır. Bu hastalıklar insanlığın varlığını tehdit etmese de bazılarının <a href="http://www.sifalibitkilertedavikurleri.com/" title="bitkisel tedavi">bitkisel tedavi</a> yöntemleri hala bilinmemektedir. Bitkilerin ve diğer canlıların sağladığı adaptasyon gibi hastalıklara neden olan canlılarda kendini doğaya adapte ederek daha da güçlenmiştir.<br />
<br />
Hastalıklar ve şifalı bitkiler arasındaki ilişki bir yerde hastalıklara neden olan canlılar ile bitkilerin milyonlarca yıldır devam eden mücadelelerinde kimin daha güçlü deneyimlere ve kimin daha başarılı olduğuna dair bir savaştır. <a href="http://www.sifalibitkilertedavikurleri.com/" title="www.sifalibitkilertedavikurleri.com">www.sifalibitkilertedavikurleri.com</a> bitkisel tedavi kürleri hakkında bilgi içerikli sitedir. İnsanlar da bu savaşta bitkilerin verdiği destekle yaşamlarında hastalıklara karşı bir destek arayışında kendilerine bir müttefik bulmuşlardır.adminhttp://www.blogger.com/profile/03815715879709656857noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2026587246024210200.post-8651035212110771042012-02-21T13:55:00.000-08:002012-02-21T13:59:26.790-08:00çuha çiçeğinin faydaları çuha çiçeği yağının faydaları<b>Çuha Çiçeği</b> (Primula officinalis): 10 – 30 cm boylarında, sarı renkte çiçekler açan, çok yıllık, otsu bir bitkidir. Ayı Kulağı, Bahar Çiçeği adlarıyla da bilinir. İçerdiği en önemli madde saponindir. Ayrıca, flavon glikozitleri, şekerler ve uçucu yağ (Çuha çiçeği yağı) içerir.Çuha çiçeği yağı, tohumlarının preslenmesi sonucu elde edilmiş tamamen doğal bir üründür. Hiçbir ek katkı maddesi içermez.<br />
<br />
<b>Çuha Çiçeğinin Faydaları</b> : İştah açar. Vücuda rahatlık verir. Sinirleri rahatlatır ve uykusuzluğa iyi gelir. Kramp çözücüdür. Baş ağrılarını dindirici etkisi ile migren şikayetlerini azaltmaya yardımcı olur. İdrar söktürücüdür. Göğsü yumuşatır, balgam söktürür ve öksürüğü keser. Astım ve bronşitte faydalıdır. Terleticidir.<br />
<br />
<b>Çuha Çiçeği Nasıl Kullanılır</b> : Kökleri ve çiçekleri kurutulduktan sonra suda kaynatılarak kullanılabileceği gibi taze yaprakları da haşlanarak ya da salatalara katılarak tüketilebilir. Yaprakları kaynatılarak elde edilen haşlama sinirleri rahatlatır ve uyku getirir. Köklerinin haşlanması da taş düşürmeye yardımcı olur ve idrar zorluklarına iyi gelir. Ayrıca, bitkiden Çuha Çiçeği Yağı elde edilir. Bu yağ özellikle, beyni ve omuriliği tutan bir çeşit sinir sistemi hastalığı olan ve Multipl Skleroz (Multiple Sclerosis – MS) olarak bilinen hastalığa karşı oldukça etkilidir.<br />
<br />
<b>Çuha Çiçeği Yağının Faydaları</b> : Bağışıklık sistemini güçlendirir. Bayanların özel günlerindeki baş ve karın ağrılarının (PMS ağrıları ve mensturel kramplar) giderilmesine yardım eder. Menopoz semptomlarını azaltıcı etkisi vardır. Kuru, çatlak, yağlı ve sivilceli ciltlerin iyileşmesine yardım eder. Saçları besler ve saç dökülmesini azaltır. Kireçlenme sonucu meydana gelen bel, sırt, diz, omuz ve boyun ağrılara karşı faydalıdır. Fazla kiloların verilmesine ve obeziteye karşı yararlıdır. Egzema ve sedef hastalarının ciltlerini yeniden sağlıklı bir görünüme kavuşturmaya yardımcıdır. Çinko (mineral) ile birlikte alındığında ergenlik sivilcelerini (Akne) iyileştirebilir. Aşırı alkol ve sigara kullanımı sonucu oluşan toksik (zehirli) etkileri azaltır.(Anti-oksidant etki) Romatizma ve mafsal (eklem) iltihabı ağrılarına karşı faydalıdır. Eklemlerdeki şişlik ve ağrılarda faydalıdır. Yüksek tansiyon ve kolesterol seviyesinin düşürülmesine yardım eder. Hanımlardaki adet düzensizliklerinin giderilmesinde faydalıdır. Yaşlılık etkilerinin geciktirilmesine faydalıdır. (Anti-aging etki) Yorgunluğu azaltmak ve çalışma isteğinizi artırmak için yararlıdır. Uyku ihtiyacınızı azaltır, yatağınızdan uykunuzu almış ve dinç bir şekilde kalkmanıza yardımcı olur. Çocuklardaki hiperaktiviteyi azaltmakta yardımcıdır. Kanı inceltir ve pıhtılaşma eğilimini azaltır. Güçsüz ve kırılgan tırnakları güçlendirir. Kalp krizi riskini azaltır. Stres, umutsuzluk ve çaresizlik duygularının bloke edilmesine yardım eder. MS (Multiple Sclerosis) hastalığının ilerlemesini yavaşlatmaya faydalıdır.adminhttp://www.blogger.com/profile/03815715879709656857noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2026587246024210200.post-2573566565115745322010-12-02T18:27:00.000-08:002013-11-08T10:45:02.295-08:00yaşlanmayı geciktiren yağlar<b>Yaşlanmayı geciktiren yağlar</b><br />
Cildimizi genç tutmamıza yarayan, doğal ve bir o kadar da faydalı yağlardan bahsederken umarım sizlere faydalı olabiliriz. Nasıl ki, bir makinenin hareket etmesi için yağ gerekiyorsa bizim için de yağ asitleri o kadar hayati öneme sahip. Balıkta bulunan omega 3, cildimizi içten nemlendirerek yeniler ve yaşlanmayı geciktirir<br />
<br />
<br />
<b>Vücudun Tıkır Tıkır İşlemesi İçin</b><br />
Yağlar, hidrojen, karbon ve oksijen moleküllerinden oluşan organik bileşiklerdir. Bütün yağlar, trigliseridlerden, her trigliserid de 3 yağ asidi ile 1 birim gliserolden oluşur. Yağlar arasındaki farklılıklar, her birinin içindeki yağ asitlerinin değişik oluşundan oluşur. <br />
<br />
<b>SİZİNKİ DOYMUŞ MU DOYMAMIŞ MI?</b><br />
<b>Biyolojik ve hayati önemi olan yağlar şunlardır</b><br />
1- Yağ asitleri<br />
- Satüre (doymuş) yağ asitleri <br />
- Ansatüre (doymamış) yağ asitleri:<br />
- Monoansatüre (Tekli doymamış) yağ asitleri; zeytinyağı gibi.<br />
- Poliansatüre (çoklu doymamış) yağ asitleri; ayçiçek, mısır, soya ve balık yağı...<br />
2- Trigliseridler<br />
3- Fosfolipidler<br />
4- Kolesterol<br />
Tabiattaki onlarca yağ asidinin tümü, doymuş ve doymamış yağ asitleri olarak iki ana gruba ayrılır. Doymuş yağ asitleri domuz yağı, et ve çikolatadaki kakao yağı gibi katı yağlarda bulunur. Doymamış yağ asitleri ise sıvı veya oda sıcaklığında yumuşaktır, bitkisel veya balık yağlarında bulunur. Sağlık yönünden hayati önem taşıyan temel yağ asitleri, Linoleik ve Linolenik asittir. Vücudumuz bu asitleri kendisi yapamadığından beslenme yoluyla alınması gerekir. Doymamış yağ asitlerinin tümü temel yağ asitleri değilse de, temel yağ asitlerinin tümü doymamış yağ asitleridir. <br />
<br />
<b>OMEGALAR NE MANAYA GELİYOR?</b><br />
Vücudumuzun ihtiyaç duyduğu 20 farklı yağ asidi vardır. Linoleik ve Linolenik asit, vücudumuz kendisi üretemediğinden besinlerden almak mecburiyetindedir. Bu iki temel yağ asidi, diğer yağ asitlerinin ham maddesi veya temel yapı taşlarıdır. Linoleik yağ asitleri ailesine omega-6, Linolenik yağ asitleri ailesine de omega-3 grubu yağ asitleri denir. Sağlıklı bir beslenme için omega-6 yağ asitleri, omega-3 grubu yağ asitlerinden kabaca 2 ile 4 kat daha fazla alınmalıdır. Doymuş yağlar, kolesterol ve trigliserid bakımından zengin beslenme tarzı, vücudun bu doymamış yağ asitlerini üretme kabiliyetini azaltır. <br />
<br />
<b>Balığın yağını içmek yerine kendisini yiyin</b><br />
Omega-3 yağlarının alımı için en doğru yol, balığın kendini yemektir. Doğrudan balık yiyerek alınmasının ilave biyolojik faydaları vardır. Uskumru, lüfer, hamsi ve alabalıklar da iyi birer omega-3 kaynağıdır. Düzenli olarak balık yenemezse, omega-3 yağları saf şekilde içeren kapsüller tarzında da alınabilir. Sadece omega-3 kapsülleri ve balık yağlarının kolesterol yüksekliği tedavisinde kullanılmaları uygun olmayıp tam tersine total kolesterolü biraz artırabilirler. Balık yağ ve kapsülleri, ilaçlara yardımcı olarak trigliserid yüksekliği durumlarında kullanılabilir. <br />
<br />
<b>OMEGA-3 hem balıkta hem de bitkide bulunur</b><br />
Omega-3 yağ asitleri ‘esansiyel’ yani temel yağ asitleridir. Vücudumuzda üretilmediği için mutlaka besinlerle alınması gerekir. Pek çok formu bulunan bu yağ asitlerinin anahtar görev yapanları EPA (Eikosapantaneoik asit) ve DHA’dır. (Dokosahekzaneoik asit). Esansiyel olan bu yağ asitlerinin yeterli miktarda alınamaması, başta kalp damar hastalıkları olmak üzere birçok hastalığa zemin hazırlar. Hem EPA hem de özellikle DHA beynin gri maddesi, retina ve sinirler gibi kilit dokuların yapısının % 25’i ila % 40’ını DHA oluşturduğundan genel vücut sağlığımız için çok önemlidir. <br />
<br />
<b>ANNE SÜTÜNÜN ÖNEMİ</b> <br />
DHA’nın anne sütünde önemli ölçüde var olması, vücudumuz için ne kadar hayati öneme haiz olduğunu gösterir. Anne sütündeki miktarı, annenin beslenme durumuna bağlı olarak değişir ve balıktan zengin beslenen kadınlarda gerçek seviyesinin 4 misli kadar daha yüksektir. Omega 3, hücre yenilenmesi dahil birçok önemli fonksiyonu olan bir yağ asidi ve cilt dostudur. Cildi içten nemlendirir, yeniler, ciltaltı bağ dokusunun temel taşları olan kollajen ve elastini koruyarak yaşlanmayı geciktirir. Omega 3 içeren besinler her gün tüketilmelidir. Omega-3 yağ asitleri, insan vücudundaki tüm hücrelerin yapısında bulunurlar ve hücrelerin hayati fonksiyonları için gereklidirler.<br />
<br />
<b>NELERDEN? ALABİLİRSİNİZ?</b><br />
Omega-3 yağ asitleri en çok somon, orkinos, uskumru, sardalya, hamsi gibi balıklarla keten tohumu, ada çayı, kivi, perilla ve semizotunda bulunur. Az oranlarda ceviz, badem, fındık, soya filizi, kuru fasulye, soya fasulyesi, nohut, mısır, mısır unu, çörek otu yağı, kanola yağı, soya yağı, tatlı patates, marul, lahana, brokoli ve diğer yeşil yapraklı sebzelerde bulunur. Biraz da yumurtada mevcuttur.adminhttp://www.blogger.com/profile/03815715879709656857noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2026587246024210200.post-49727105688715283672010-11-23T19:31:00.000-08:002013-11-08T10:47:30.248-08:00aromaterapi bitkisel yağ tedavisiAROMATERAPİ<br />
<br />
Aromaterapi; kas, kemik ve eklem sorunlarına, stres kaynaklı sorunlarda, hamilelikle ilgili sorunlarda ve kadın sağlığında, solunum, dolaşım, sindirim sorunlarında aromaterapi uygulanır. Selülitin giderilmesinde ve cilt bakımında ise yaygın olarak uygulanıyor. Aromaterapi, bitkilerin kök, çiçek, yaprak vs. bölümlerinden elde edilen saf uçucu yağlar ile terapi uygulama yöntemidir. Bir bitkinin özel bir yerinden elde edilen bir esansın kimyasal ve tıbbi özellikleri, bitkinin ait olduğu kısmına göre farklılıklar gösteriyor. Yağları ve özelliklerini bilmenin önemi büyük.<br />
<br />
Aromaterapi çok eskiye dayanan bir tedavi yöntemi. Aromaterapinin 5 bin yıl öncesine dayandığı söylenebilir. Örneğin gül, X. Yüzyılda gül tedavi edici olarak kullanılıyordu. Kökleri Hindistan ve Çin uygarlıklarında da görülüyor. Mısırlılar ise aroma yağlarını mumyalamada ve ayinlerde kullanmışlar. Ancak aromaterapinin son otuz-kırk yıldır yeniden kullanılmaya başlandı.<br />
<br />
Bitkilerde doğal olarak oluşan yağların, bitkinin gerçek özü olduğu ve de hiçbirinin diğerine eşit olmadığı düşünülüyor. Bitki metabolizmasının artıkları da olabilecek bu ürünlerin, tam olarak ne olduğunu hiç kimse bilmiyor. Bunlar bitkinin değişik bölümlerinde oluşuyor ve dolaşıyorlar, örneğin akşamları çiçeklerde çok yoğun olan esanslar, sabahları yapraklarda toplanabiliyor. Ayrıca örneğin, portakal ağacı çiçeğinden elde edilen esans, insan vücudunda, portakal kabuğundan elde edilene göre çok farklı etki gösterir. Onun için yağları ve özelliklerini çok iyi bilmek gerekiyor.<br />
<br />
Aromaterapi, kökü beş bin yıl öncesine kadar uzanan bir tedavi yöntemi. Bitkilerin kök, çiçek ve yapraklarından elde edilen yağ özleri kullanılıyor. Ama bitkiler bu yağ özlerini o kadar az üretiyorlar ve o kadar çok değişiklik gösteriyorlar ki, aromaterapinin inceliklerini öğrenmek çok zor.<br />
<br />
1900'lü yılların başında Fransız Kimyager Doktor Gattefosse, laboratuarında yaptığı bir deney esnasında küçük bir kaza geçirerek gaz lambası ile elini yakmış. O sırada elinde bulunan şişeden dökülen lavanta yağının elini süratle iyileştirdiğini fark etmiş. Daha sonra yaptığı araştırmalar sonucunda bitkisel yağların, güçlü antiseptik, mikrop öldürücü, iyileştirici, hızlı hücre yenileyici etkilerinin olduğunu saptamış.<br />
<br />
Diğer bir Fransız, Dr. Jean Valnet Dr. Jean Valnet de, İkinci Dünya Savaşı'nda bitkisel yağları yaraları tedavi etmek ve çabuk iyileştirmek için kullanmış. Bir biyokimyacı olan Madam Maury ise kozmetik ve gençleşme tedavilerinde bu yağlardan yararlanmış. Yağ özleri bitkilerin hormonu sayılıyor ve bizim vücudumuzdaki hormonlara eş değerde bir görev üstleniyor. Bu yağ özleri bitkinin bütün yaşamı boyunca, çok az miktarda üretiliyor.<br />
<br />
<b>Kullanımı</b> : Önemli olan bakım esnasında seçilecek yağın kişinin terapi amacına uygun olması ve terapinin etkisine uyum sağlamasıdır. Örneğin, uyarıcı bir terapide aşırı uyuşturucu etkideki bir yağ kullanılmazken, aşırı sinirli olan bir kişi tedavi ediliyorsa, ağır koku bırakabilen bir temel yağ seçilmemelidir.<br />
<br />
Adaçayı, lavanta, kananga, papatya, gül, biberiye, susam, havuç, buğday, zerdali çekirdeği yağları en yaygın kullanılan bitki yağları.<br />
<br />
Bebeklerde dört yaşına kadar, çok düşük dozda sadece lavanta ve papatya kullanılabilir. Dört yaşından yedi yaşına kadar ise lavanta, papatya, mandalina ve gül yağları çok düşük dozlarda kullanılır. Yedi yaşından sonra tüm yağlar kullanılabilir ama çocuklarla yetişkinlerin kullanabileceği doz farklıdır. Güneşin etkili olduğu yaz aylarında bergamot, greyfurt, limon, ağaçkavunu, portakal, turunç, melekotu kullanılıyor.<br />
<br />
<b>Nasıl uygulanır?</b> Aromaterapi masaj yoluyla, kompres yoluyla, teneffüs ve buğu yoluyla ve mekanın kokulandırılmasıyla uygulanabilir.<br />
<br />
<b>Nelere iyi gelir?</b> Kas, kemik ve eklem sorunlarına, stres kaynaklı sorunlarda, hamilelikle ilgili sorunlarda ve kadın sağlığında, solunum, dolaşım, sindirim sorunlarında aromaterapi uygulanır. Selülitin giderilmesinde ve cilt bakımında ise yaygın olarak uygulanıyor.adminhttp://www.blogger.com/profile/03815715879709656857noreply@blogger.com0