bize özgü türk hastalıkları

Türklerin tedavi edilemeyen hastalıkları

Akıl hastası veya tiki olan insanlar ile uğraşmak.

Cep telefonu ile bağıra bağıra konuşmak.

Reklam için duvarlara veya panolara yapıştırılan afişleri yırtmak.

Tuvalet duvarlarını defter sanmak.

Mutfak tüpünün kaçırıp kaçırmadığını kibrit yakıp kontrol etmek.

Desenlerini çok beğenerek aldığı yeni bir oturma grubu veya kanepenin üstünü başka bir örtü örterek kullanmak.

Geçirdiği bir trafik kazasından sonra kanlar içinde çarpılmış arabasına üzülmek.

Yemekte eti bıçakla değil, çatalın yanıyla kesmeye çalışmak.

On yıllık bir otomobilin koltuk ambalaj naylonlarını çıkarmadan kullanma becerisini göstermek.

Çayı, çay tabağına döküp içmek (bazıları).

Kırmızı ışıkta duran araç sürücüsüne kızmak.

Kolayı çalkalayıp fışkırtarak asitsiz içmek.

Otoyolda otomobilin gaz pedalına tuğla koyup, yorulmadan kullanmak.

Elektronik hesap makinesini ya da uzaktan kumandasını naylona sarıp üzerine de ambalaj poşeti ya da streç film geçirerek kullanmak.

Kardan adama tekme atmak veya bozmaya çalışmak.

Yeni atılmış bir betona basmak veya isim yazmak.

Gazete ve dergilerdeki resimlere sakal, bıyık ve gözlük yapmak.

En iyi arabayı ben kullanıyorum zannetmek.

Cep telefonu kullanımının yasak olduğu ortamlarda ille de görüşme yapmak.

Belediyenin duraklara koyduğu saatlerin yelkovan ve akrebini sökmek.

Şahin marka arabayı, Doğan görünümlü yapmak.

Ağaçlara ve parktaki banklara kalp ve isim baş harfi kazımak.

Derslerini çalışıp sınıfını geçenleri inek sanmak.

Yolda bizi geçen bir arabayı mutlaka yakalayıp onu geçmeyi ilke saymak.

Sinyal verir vermez şerit değiştirip, kazaya sebebiyet verdiğimizde sinyal verdik görmüyon mu demek.

Ünlü birini gördüğümüzde onunla fotoğraf çektirip çok samimiyiz havası vermek.

Yaşamadığımız bir olayı yaşamış gibi anlatıp ona kendimizi inandırmak.

Otobüs durağa yanaştığında ille de ön kapıdan inmeye çalışmak.

Trafikte kırmızı ışıkta dururken, yeşil ışık yanar yanmaz kornaya basmak.

Trafikte kırmızı ışıkta dururken burun karıştırmak.

Elektrik, su, doğalgaz, vergi, trafik cezası vb. faturaları son gününde ödemek.

Grup halinde bir meydana konan güvercinlerin üzerine koşup onları kaçırmaya çalışmak.

Evli olanların bekarlara sakın ha evlenmeyin demesi.

Aynı filme giden insanların filmden çıktıktan sonra izledikleri o filmi birbirlerine anlatmaları.

Eline silah geçen birinin hemen o silahla şaka yapma ihtiyacı duymak.

Arabayla yolda giderken tanıdık birini görünce arabayı onun üzerine sürmek.

Takım elbise giyince elini cebe sokmak.

Tuttuğu takım galip gelince havaya silah sıkmak.